26 Kasım 2009 Perşembe

Uyanırdık her sabah
beyaz kefenlerin içinde
hep bir ağızdan esner,
sonra da güneşe bakardık
gözlerimiz uyku mahmuru,
yüzlerimiz Çiğ taneleriyle yıkanırdı

bizler Tanrıya inanmadık
eğilmedik yalancı tacirlere
ya da Tapınaklardan dönen
içi boş kalabalıklara.
Fareler gibi kaçışmadık

güneşten mahrum etmedik kendimizi
terzilere gerek duymadık,
biçimlendirmek için bedenimizi
örtmedik kefenden başka üzerimizi
ilahiler söylemedik
isli mumlar, tütsüler yakmadı ciğerimizi

cenneti hayal etmedik yaşadık
hikayeler anlatıp boş umutlar dağıtmadık
karanlıklardan korkmadık
daha önce de, daha sonra da,
başka bir zaman yok
Cehennem varmış bize ne...

mitch/24 ‎Kasım ‎2009 ‎Salı